T.C. Hükümeti Devlet Bakanlığı'nın 11 Ocak 1998 tarih ve 23227 sayılı (Asıl) TCRG'de yayımlanan TÜTÜN ve TÜTÜN MAMÜLLERİ ve
ALKOLLÜ İÇKİLERİN SATIŞI hakkında YÖNETMELİK' in bazı maddeleri 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un temel hükümleri
ile çelişmektedir. Şimdi bu ne biçim bir iştir. Bir düzenleme yapılıyor ve Rekabet Kurulu'nun fikri alınmıyor, hem de konu tamamen
rekabet piyasalarını ilgilendirirken. Şimdi bakınız neler olmuş da haberimiz olmamış. rnrnBakanlığın 1177 sayılı Tütün ve Tütün
Tekeli Kanunu, 4250 sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisari Kanunu, 4207 sayılı Tütün Mamüllerinin Zararlarının Önlenmesine
Dair Kanun ile bunlara dayanılarak çıkartılmış Tüzük ve Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe giren Yönetmeliklere dayandırılarak
hazırlanan ilgili Yönetmeliğin; rnrn rnrn1. Üçüncü Bölümü Parekende Satıcıların Uymaları Gereken Kuralları belirtmektedir. Bu
Bölüm'de yer alan 5. maddenin (b) paragrafı ise; rnrn"Tekel veya özel firmalarca üretilen aynı türdeki tüm ürün çeşitlerini
bulundurmaları" 'nı hükme bağlamaktadır. rnrnHalbuki 7 Aralık 1994 tarihli 4054 sayılı Rekabet Kanunu'nun 4. maddesi hükümlerinin
uygulanmasından grup olarak muaf tutulmasına anılan yasanın 5. maddesinin 3. fıkrasına dayanılarak Rekabet Kurumu Başkanlığı'nın 9
Eylül 1997 tarih ve 23105 sayılı TCRG'de yayımladığı 1997/4 sayılı Tek Elden Satın Alma Anlaşmalarına İlişkin Grup Muafiyeti
Tebliği'nin Kapsam maddesinde (Madde 2) birisi yeniden satıcı ve diğeri sağlayıcı olmak üzere, yalnız iki teşebbüsün taraf olduğu
ve anlaşmada belirtilen malları yeniden satmak amacıyla sadece sağlayıcıdan veya onunla bağlantılı bir teşebbüsden ya da
sağlayıcının mallarını satma görevi verdiği başka bir teşebbüsden satın alma konusunda yapılan anlaşmalara 1997/4 sayılı Tebliğ'de
düzenlenen koşullara uygun olmak kaydıyla izin verilmektedir. rnrnBu durumda sağlayıcı konumundaki bir teşebbüsün Tek Elden
Satıcılık ihdas ettiği bir diğer teşebbüsün anlaşma konusu malları sadece sağlayıcısından yeniden satmak amacı ile tedarik etmek
zorunluluğu hükme bağlanmaktadır. Bu durumda da yeniden satış amacı ile mal tedarik eden bir Parakende Satıcının Tekel veya özel
firmalarca üretilen aynı türdeki tüm ürün çeşitlerini bulundurmaları 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun'un 5.
maddesi ile tanınan grup muafiyeti ile çelişmektedir. rnrn rnrn2. Ayrıca 1997/4 sayılı Tek Elden Satın Alma Tebliği'nin 3.
maddesinin 2 paragrafının 2. bendinde belirtilen "Anlaşma konusu malları sağlayıcı tarafından belirlenmiş marka, paketleme ve
sunuş şekliyle satma" ve 3. bendinde belirtilen "reklam yapmak...gibi satış artırma uygulamalarında bulunma" faaliyetleri ilgili
Yönetmeliğin 7. maddesinin birinici paragrafında belirtilen "Parekende satıcılar satış yerlerinde, tütün ve tütün mamülleri ile
alkollü içkilerin isim, marka veya alametlerini kullanarak, her ne suretle olursa olsun bu ürünlerin reklam ve tanıtımını
yapamazlar, bunların kullanımını teşvik ve özendirici kampanyalar düzenleyemez ve bu türden faaliyetlerin yapılmasına izin
veremezler" hükmü ile çelişmektedir. rnrn3. Ayrıca Yönetmeliğin 7. maddesinin 2. paragrafında "İşyeri ve vitrinlerinin içerisinde
firmalara eşit oranda teşhir imkanı tanınır. Hiçbir ürün veya firmaya üstünlük sağlayan düzenleme" hükmü esastan 4054 sayılı
Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinin f fıkrasında hükme bağlanan "...arz edilen bir mal veya hizmetin tekrar arzına
ilişkin şartların ileri sürülmesini hukuka aykırı ve yasaktır" hususu ile çelişmektedir. rnrn4. Ayrıca Yönetmeliğin 7.maddesinin
3. paragrafında "Parakende satıcılar, üreticilerle münhasıran belirli firmaların ürün veya ürünlerini satmak amacıyla sözleşme
yapamazlar" hükmü Rekabet Kurumu Başkanlığı'nın 1997/4 sayılı Tek Elden Satın Alma Anlaşmalarına İlişkin Tebliğ'in 2. maddesinde
yeniden satıcılara tanınan münhasıran anlaşma konusu malları sadece sağlayıcıdan (üreticiden) yeniden satmak amacıyla sözleşme
yapmasını engellemekte ve böylelikle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 5. maddesi ile teşebbüslere tanınan grup
muafiyeti hakkının kaybolmasına neden olmakta ve gerek Kanun gerekse yukarıda anılan bağlı Tebliği ile esastan çelişmektedir.
rnrn5. Yönetmeliğin Yaptırımlara ilişkin 9. maddesi kapsamında hükme bağlanan ve "Yönetmelikte yer alan kurallara, yasaklara ve
tabela düzenine ilişkin esaslara uymadıkları tespit edilen....satıcılara TEKEL ve diğer üretici firmaların ürün satıp satmamakta
serbesttir" hükmü 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinin (d) fıkrasında belirtilen "...piyasada faaliyet
gösteren teşebbüslerin boykot ya da diğer davranışlarla piyasa dışına çıkartılması.." hükmü ile çelişmektedir. rnrn rnrnBen
burada duruyorum, diğer çelişen noktaları rekabet konularına merak sarmış arkadaşlara bırakıyorum. Rekabet Kurulu Başkanı Sayın
Prof.Dr.Aydın Ayaydın'a 4054 sayılı yasanın 30 (f) maddesi bir görev vermiş ve Başkan'ın rekabet politikası ile ilgili olarak
alınacak kararlar ve ilgili mevzuat hakkında görüş bildirmek üzere yasadan kaynaklanan bir görevi var. Ancak Kurul Başkanı ne
yapsın Kanun Kararnameler Dairesinin kapısında oturup, bunları mı kovalasın Bu iş bir konsensüs meselesidir ve Hükümet anlamalıdır
ki artık bir iş yapılmadan önce Rekabet Kurulu'nun da görüşü alınmalıdır. Bu görüş teatisi resmi olmasa da diyalog kurularak
alınabilir. Allah selamet versin bu Hükümet, 4054 sayılı yasayı daha henüz kavrayamadı.