• Gazete Makaleleri / Finansal Forum Gazetesi

  • Rekabet Hukuku Sistemleri Üzerine Hatırlatmalar

  • Her rekabet kanunu bir rekabet politikasının omurgasını oluşturur. Aynı şekilde, rekabet politikası da bir ülkenin sanayi politikalarını şekillendirir. Rekabet kanunu kavramının en gelişmiş olduğu iki merkezden biri olan Avrupa Birliği'nde (diğeri de ABD olmakta), iki değişik rekabet sistematiğini savunan okullar bulunmaktadır. Birincisi, başını Almanya'nın çektiği ve Kuzey Avrupa Okulu denilen yaklaşım, diğeri de Latin Okulu denen ve Avrupa'nın güney kanadında daha geniş desteğe sahip akım. rnrn rnrnKuzey okulunda, siyasi kurumlar rekabet politikasını oluşturup, Rekabet Kurumu'nu da hayata geçirdikten sonra, siyasilerin ellerini rekabetle ilgili bütün konularda çekmelerini öngörmektedir. Çünkü, varsayıma göre, zaten halihazırda bir kurum var iken, bir de siyasilerin politik hesaplar sonucu işe karışmaları ekonomiye hiçbir katkı sağlamamaktadır. rnrn rnrnLatin okulu ise daha bir sanayiye dönük yapıdadır. Bu okula göre, Rekabet Kurumu nihai kararını almadan önce, alacağı kararın, sanayi politikasına, istihdama, tüketiciye, çevreye, vs. olası etkilerini incelemeli ve sonrasında kararını vermelidir. rnrnKuzey okulu yapısal olarak daha teknik olmasıyla göze çarpmaktadır. Aynı zamanda Anglo-Saxon geleneğinde olan "civil" kavramının devamı olarak, Kurumun mümkün olduğunca devlet etkisinden korunması amaçlanmaktadır. rnrnAB rekabet politikası ve kurumları büyük ölçüde Latin okulun görüşleri doğrultusunda oluşturulmuştur. Gelişmesi de bu yöndedir. Çalışma prensibi olarak tamamen bağımsız ve tarafsız bir görüntü çizmesine rağmen, yapısal anlamda Atanmış bir heyet ve danışması gereken bir meclis ve Konsey olması ister istemez DG IV'ün işlerine politikanın bulaşmasına neden oluyor. rnrnBu açıdan bakıldığında, Belçika ve Alman Rekabet Kurumları özellikle de "Bundeskartellamt" Kuzey okulunun en açık örnekleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Fakat o kurumlarda bile kimi özel durumlarda, Ekonomi ile ilgilenen bakanlık vasıtasıyla politik organların karar mekanizmalarını etkilemeye çalıştıkları gözlemlenmektedir. rnrn rnrnÜlkemizde çok kısa bir zaman önce çalışmalarına başlayan Rekabet Kurumu, iki okuldan da çeşitli etkiler taşımaktadır. Öncelikle Gümrük Birliği'nin bir uzantısı olarak daha önceden hazırlanan yasa AB benzeri bir mevzuat oluşturulmasına yol açmıştır. Bu açıdan Latin okulundan esintiler taşıyan Kurumumuz, Avrupa'ya ve diğer ülkelere örnek teşkil edebilecek durumdaki özerk yapısıyla da Bundeskartellamt'la aşık atabilecek düzeydedir. rnrn rnrnSon zamanlarda ülkemizin gerçekleştirdiği en eli ayağı düzgün ve gurur duyabileceğimiz iş olan Rekabet Kurumu'nun çalışmaları, Türk iş hayatında birçok taşın yerinden oynamasına yol açacaktır. İyiniyetli ve yapıcı çalışmalarını sürdüren Kurum kısa zamanda adından daha çok söz edilir hale gelecektir. Türkiye'nin en ileri ve modern kurumlarından olan Rekabet Kurumu yapacağı işlerle yalnızca ülkemizde sınırlı kalmayıp, dışarıda da haklı bir ün kazanmasına kesin gözüyle bakılmaktadır. Bu parlak gelecek birilerinin canını sıksa da, vatandaş bu işten memnuniyetini ifade etmektedir. İşte hayat bu kadar basittir.