Türkiye'de yayımlanan 2005/4 Sayılı Motorlu Taşıtlar Sektöründeki Dikey Anlaşmalar ve Uyumlu Eylemlere İlişkin Grup Muafiyeti
Tebliği Avrupa Birliği'ne yürürlükte bulunan muafiyet Tüzüğü'nün bire bir benzeridir. Zaten Türkiye'nin Birliğe olan
yükümlülükleri bunu emretmektedir. O nedenle de Rekabet Kurulu benzer bir uygulamayı ülkemizde yürürlüğe koymuştur. Ancak
01.01.2007 tarihinden itibaren tam anlamı ile yürürlüğe girecek bu yeni düzenlemenin uygulamadaki görüntüsü Avrupa Birliği ile
benzerlikler gösterecektir. O nedenle AB'nin mevcut uygulamasından dersler çıkartmak gerekmektedir.rnrnGerek Türkiye'de gerekse
AB'de yeni düzenlemenin uygulama bakımından dağıtım ve servis ilişkileri büyük önem taşımaktadır. Eldeki mevcut veriler uyarınca
bir aracın satış fiyatı ve satın alma sonrasında ortaya çıkan tamir ve bakım maliyeti, aracın toplam maliyetinin % 40'ına tekabül
etmektedir. Bu sebeple, dağıtım ve bakım onarım pazarlarında mevcut olan rekabet tüketici açısından son derece önemlidir. rnrnYeni
düzenleme şu prensipleri getirmektedir;rnrn-Seçici ve münhasır dağıtım sistemlerinin birbirine kombine edilmesi sonucu oluşturulan
karma sistem yasaklanmaktadır. Buna göre Tüzük'den yararlanmak isteyen üreticilerin dağıtım sistemlerini oluştururken seçici veya
münhasır sistemden birini tercih etmeleri gerekmektedir. Buna karşılık, belli bir bölgede münhasır başka bir bölgede de seçici
sistemin uygulanmasına bir engel bulunmamaktadır. Ancak teorik olarak mümkün bu sistemin pratikte uygulaması mümkün değildir. Zira
münhasır dağıtım sistemi seçilen bölgeden seçici dağıtım sistemi bölgesine rahatlıkla serbest galericiler tarafından taşıt aracı
akabilir. Zira münhasır dağıtım sistemi üyelerinin galericilere mal satması muafiyet tebliğe göre mümkündür.rn-Bayiler arasındaki
marka içi rekabet güçlendirilmekte ve pazar entegrasyonu sağlanmaktadır. Bu prensip uyarınca, her iki sistemde de pasif satışların
ve seçici sistemde aktif satışların kısıtlanması yasaklanmakta ve yine seçici sistemin uygulandığı bölgelerde dağıtıcıların
istedikleri başka yerlerde mağazalar açabilmelerine engel olunamamaktadır. rn-Bayilere satış ve servis hizmetlerini ayrı ayrı
sunabilmeleri imkanı getirilmiştir. Buna göre bayiler, satış dışında sundukları servis ve onarım hizmetlerini yetkili servis ağı
içerisinde bulunan başka servislere devredebilmektedirler. rn-Çok markalılık güçlendirilmiştir. Buna göre bayilerin, değişik
markaların satışını yapabilmeleri engellenememekle birlikte, sağlayıcıların değişik markaların aynı showroom'un değişik
bölümlerinde sergilenmesini talep edebilmeleri imkanı getirilmiştir. rn-Tüketicilerin aracı veya satın alma acentası kullanmaları
desteklenmektedir. Bu aracılara tüketicilere pazarın başka bölümlerinden de araç temin edebilme imkanı sağlamaktadırlar. Buradaki
amaç her bölgede rekabetin bayiler arasında olduğu gibi dağıtım teşkilatı dışındaki galericiler marifetiyle de
körüklenmesidir.rnrnBakım-onarım servis hizmetleri açısından yeni düzenleme şu prensipleri getirmektedir;rnrn-Tüzük'de yer verilen
sınırlamaları getirmemek kaydıyla, sağlayıcılara yetkili tamircilere yönelik seçici kriterler getirebilmeleri imkanı
sağlanmaktadır. Buna karşılık servis sayısının bayilik sisteminde olduğu gibi sınırlandırılması mümkün değildir. Nitekim Tüzük
uyarınca, sağlayıcıların kurduğu ağ vasıtasıyla yetkili tamircilerine yönelik olarak kalitatif kriterler öngörmesi durumunda, söz
konusu kriterleri karşılayan tüm tamirciler sağlayıcı tarafından sisteme dahil edilmek durumundadırlar. rn-Yetkili tamircilere,
aracın üreticisi tarafından üretilen yedek parçalar ile rekabet halinde bulunan yedek parçaları sağlayabilme imkanı
getirilmiştir. Böylelikle bakım onarım işlerinde sadece orjinal yedek parça kullanımı işi son bulmuştur. Ancak servislerin sadece
orijinal yedek parça kullanmayı istemeleri durumunda hiçbir engel de bulunmamaktadır. Eş değer parça kullanımı sırasında
servislerin tüketicilere tercihlerini sormaları ve iş ordinosu üzerine eşdeğer parça kullanıldığını yazmaları gerekmektedir.
Böylelikle garanti meselesi gerek servis gerekse tüketici açısından çözülmüş olacaktır.rn-Bağımsız tamircilerin rekabetçi
pozisyonları güçlendirilmiştir. Esas olarak, bağımsız tamirciler otomobil tamir hizmetlerinin % 50'sini yürütmektedirler.
özellikle elektronik aletler, test cihazları gibi teknik gelişmeler paralelinde ortaya teknik bilgi ve yedek parçalara ulaşabilme
imkanları vasıtasıyla bağımsız tamircilerin diğerleri karşısında pozisyonlarını güçlendirmektedir. Diğer bir anlatımla distribütör
firmanın serbest tamircilere tüm test cihazlarını, avadanlıkları, araç şemalarını, teknik eğitimi ve ihtiyacı olduğu kadar yedek
parçası temin etmesi zorunludur.rnrnTüm bu faktörlerin biraraya getirilmesi sonucu, yeni düzenlemenin yeni motorlu taşıt
araçlarının dağıtımı ve satış sonrası servisleri pazarlarındaki rekabeti güçlendireceği veya arttıracağı öngörülmektedir. Nitekim
uygulamada rekabetin artmasına rağmen bayi ve servislerin karları artmış, tüketici bu rekabetten yarar sağlamış ancak
distribütörlerin karlılığı tamamen kaybolmuştur. Zaten buradaki amaç da distribütörlük sisteminin ortadan kaldırılarak güçlü
bayilerden oluşan bir dağıtım sisteminin kurulmasıdır.