Komisyon'un Son Numarası

Bilindiği üzere gazetelerin spor sayfalarında pazartesi günleri genel olarak maçların eleştirileri yayınlanır. arkasından Salı günleri Haftanın genel değerlendirilmesi yapılır. Benzer bir şekilde, bizim alanımıza giren konulardan Avrupa Topluluğu ile ilgili olan bölümlerde, Gündem 2000 ile geçtiğimiz yazdan itibaren oldukça hareketli bir lig başlamıştı. uzunca bir süre her günü pazartesi gibi yaşadık. Türk milletinin gelenekselleşen Ağustos böceği taktiği gereği günlük olaylardan ötesini takmama dürtüsü, Kışın yapılan Avrupa Birliği Zirvesi sonucunda büyüyen Avrupa Liginde küme düşmemize yol açtı. Üstelik biz de kızıp düştüğümüz Ligden çekildik. Sonrası malum, onlar arada yokluyor, biz ise küsmüş, bizim istediklerimiz olmazsa oynamayız diyoruz. rnrn rnrnBu güne kadar olan bölümde ise, önce bir Salı havası yaşandı, hatta çarşamba moduna bile girdik. Bizim açımızdan da, politik bağlamda Avrupa heyecanı duruldu. Ama Allah'tan, aklı selim davranıp, çıkarlarımızın bulunduğu ekonomik konularda boş durmuyoruz ve çalışıyoruz. İte kaka olsa da, ilişkilerimiz sürüyor. Anlaşmalar imzalanıyor ve bu arada, Mera Kanunu gibi örnek!! çalışmalarda yaratılıyor. rnrn rnrnAvrupa ligindeki uzun ama pek de spekülater olmayan maceramızın son sayfası, geçtiğimiz hafta Komisyon tarafından yayınlanan "Türkiye için Avrupa Stratejisi" belgesiyle açıldı. Tahmin edildiği üzere, belge hiç de sevinç çığlıklarıyla karşılanmadı. İçerik olarak bilinenlerin dışına çıkmayan belge, 375 milyon Ecu'lük yardım paketinin açılacağı müjdesiyle dikkat çekti. rnrn rnrnAynı sayfada, Komisyon'un Gümrük Birliği'nin işlyeşiyle ilgili ikinci yıllık raporu da bulunmakta. Rapor, GB'nin genelde yararlı olarak gerçekleştiği havası yaratmakla beraber, Türk para politikalarındaki belirsizliklerin, enflasyonun yüksekliğinin altını çiziyor ve hemen arkasından insan hakları ve demokratikleşme ile ilgili soru işaretleri koyarak bildiğimiz tabloyu çiziyor. rnrn rnrnSıradan bir Türk vatandaşı olarak insan kendi kendine sormadan edemiyor, ne oluyoruz diye. Herhalde bizi birdenbire lige almaya karar vermediler. Ancak diğer gelişmeleri izleyince olay daha bir açıklığa kavuşuyor: Gündem 2000'de ortaya çıkan ve sonrasında nihai kararla kesinleşen Kıbrıs meselesi'nde de yeni gelişmeler yaşanmakta. Komisyon'un Dış ilişkilerden sorumlu üyesi sayın Hans van den Broek, birleşmeye yönelik görüşmelere zemin hazırlamak üzere Kıbrıs Rum Kesimi'ni ziyaret ediyor. Sağ gösterip sol vurmanın başka bir tanımlaması var mı Bilindiği üzere iki taraf arasındaki görüşmelerin 31 mart itibariyle başlaması öngörülmekte. Ne rastlantı değil mi rnrn rnrnRaporlar, görüşmeler ve Kıbrıs turlarıyla ilgili ayrıntıları yazılı ve görsel medyadan takip ediyorsunuzdur. Fakat bu sırada resmin tamamını görmekte yarar var. Ben şahsen siz okurlarıma, izi Avrupa Ligine almak gibi bir niyetlerinin olmadığı ve kısa vadede de olmayacağı garantisi veririm. Çünkü Türkiye'de hiçbir gelişme olmadığını yaşayarak biliyoruz. Eh o zaman ne bekleniyor ki...Avrupa Ligi daha uzun bir süre hayal, gerçi yine de uyanık olunmalı, kimse boş durmuyor.