TEDAŞ'ın özelleştirilmesi meselesinde bazı güvenceler

Zülfikar Doğan, dünkü yazısında mükemmel bir mantık dizini kurarak orta ve uzun vadede enerji sektörünün özelleştirilmesi yolunda ortaya çıkabilecek sorunlara yerinde tesipitlere bağlı çözümleri anlatıyor. Enerji üretimi kadar rekabeti ve dolayısı ile nihai tüketiciyi ilgilendiren diğer bir konu ise enerjinin dağıtımı meselesidir. Bu bağlamda da TEDAŞ'ın görev bölgelerinin özelleştirlme kapsamında özel sektöre devrini görüyoruz. rnrnAncak kamunun bu işi yaparken fevkalede dikkatli davrandığına da işaret etmemiz gerekiyor. Bugünlerde devir işleklerine geçerlilik kazandırmak üzere yeni imtiyaz sahipleri Rekabet Kurulu'ndan izin almak için başvurdular. Kurul'un nihai kararlarından sonra dağıtımı işini devralacak imtiyaz sahiplerinin imzalayacakları imtiyaz sözleşmeleri Danıştay Birinci Daire tarafından hazırlanıyor. İşte bu imtiyaz sözleşmeleri büyük önem taşıyor. Dağıtım işine giren ortak girişimler elde ettikleri imtiyaza karşı kamu yararı ve güvenliğini koruyan bir dizi taahhüdü yerine getirmekle yükümlü kılınmaktalardır. rnrn1475 Sayılı İş Kanunu'nun "İşverenin Bildirimsiz Fesih Hakkı"'nı düzenleyen 17. maddesinde sayılan hususlar ile kendi isteği ile ayrılanlar hariç olmak üzere, hazırlamış olduğu fizibilitesinde taahhüt ettiği işçi sayısı ile sınırlı kalmak kaydı ile, devir tarihinde devir kurullarınca tespit tutanağı ile belirlenen işçileri işten çıkarmamayı ve uygulanmakta olan toplu sözleşmelerin hak ve vecibelerine uygun olarak çalışmayı taahhüt etmektelerdir. rnrnDevir tarihinden itibaren ISO 9000 (TSE 6000) standardında çalışacaklardır. rnrnSokak aydınlatma hizmetleri de dahil olmak üzere devraldıkları görev bölgesinde teleplere hiçbir aksaklığa yer vermeden en küçük tüketiciye kadar ulaştırmakla yükümlülerdir. rnrnBeş yıllık yatırım programına bağlı olarak hazırlanacak yıllık yatırım programlarını ait olduğu yılın üç ay önçesine kadar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın onayına sunmak zorundalardır. rnrnBakanlık tarafından yürürlüğe konulmuş müşteriler ile arasındaki ilişkileri düzenleyen yönetmeliklere aynen uymakla yükümlülerdir. rnrnBütün abonelerine günün her saatinde arıza ve bakım halleri hariç elektrik vermek zorundalardır. rnrn rnrnElektrik fiyatını tespit etme hakkına sahip değillerdir, fiyatlar ancak dağıtıcıların önerisi ve Bakanlığın onayı ile yürürlüğe girebilecektir. rnrnİşletme sözleşmesi süresince tüm tesislerin bakım ve onarımını yüklenmektelerdir. rnrnSon olarak da tüm faaliyetleri ve tesisleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın denetimine tabi olacaktır. rnrnBunlar imtiyaza karşı verilen garantilerin sadece bazılarıdır ve yeterli gibi görünmektedir. rnrnEnerji işinde özelleştirme doğru bir yolda ilerlemektedir. Bir de bunlara Zülfikar Doğan'ın bize aktardığı Selim Sarıibrahimoğlu'nun 17 önerisini dikkate alan bir anlayış ilave edilebilirse bir işi de ağzımıza yüzümüze bulaştırmadan tamamlayabiliriz.