Haydi bakalım... Milli kurul kuruldu derken, Avrupa Topluluğu Komisyonu, Dünya ticaret hacminin sürekli olarak büyümesiyle
birlikte etkileri daha da artan ve yankıları küresel boyutta duyulan "rekabet dışı uygulamaları" kontrol altına alabilmek ve bu
uygulamaları önlemek amacıyla yaptığı çalışmalara yeni bir boyut getiren Komisyon komiserlerinden Van Miert başkanlığında bir
uzmanlar grubu tarafından hazırlanan 1995 tarihli raporun üzerinden geçerek, görüş almak üzere Topluluk Konseyi'ne sundu.rnrnAdı
geçen rapor, Dünya ticaretinde haksız rekabetin önlenmesinin gerekliliğinin altını çizerek, bu tür çalışmaların uluslarüstü bir
statüde, ülkelerin egemenlik haklarını çiğnemeden, tüm tarafların çıkarına bazı düzenlemelerin yapılarak, gerekirse yeni
kuralların devreye sokularak ve de uygulamaya etkinlik katacak yapılanmaların oluşturulabileceği doğrultuda gelişmesinin önemini
belirtiyor.rnrnBuna göre, İkinci Dünya Savaşı sonunda uluslararası ticareti düzene sokmak ve hacmini genişletmek için 1947 yılında
Havana'da -karamizah örneği olarak- oluşturulan ve GATT 47 olarak bilinen, Ticaret ve Gümrük Tarifeleri Hakkında Genel Anlaşmalar,
1995 yılına kadar yapılan 8 round'la (GATT üzerinde güncellemelerin yapıldığı geniş katılımlı toplantılar), üye ülkelerin
gümrüklerinde ortalama %35 olan vergileri gene ortalama %4 düzeyine çekmiş, 60'lı yıllarda 200 milyar dolar olan uluslararası
ticaret hacmi 5 trilyon dolar miktarına yükseltilmesine olanak sağlamıştır. Aynı zaman birimi içinde, doğrudan yapılan yabancı
yatırımlar 25 yılda 30 kat artmıştır. Böylesine hızlı gelişme ise, gelişmekte olan ülkelerdeki şirketleri çokuluslu büyük
şirketlerden kaynaklanan, uluslararası rekabete maruz bırakmıştır.rnrnKüresel rekabetin sonucu ise mikro ekonomik düzeyde
şirketlerin Uluslararası stratejiler benimsemelerine yol açmış, yüksek teknoloji ve serbestleşme politikaları sonucu artan üretim,
çokuluslu şirketlerin hareketlenmelerine yol açmış, böylelikle bu şirketler değişik ülke pazarlarına girmiş, Ricardo'nun
karşılaştırmalı üstünlükler teorisine benzer bir doğrultuda üretimlerini küresel boyuta yaymış ve böylelikle üretim maliyetlerinde
büyük düşüşler sağlamışlardır.rnrnBir takım ülkeler ve sayıları hızla artan çokuluslu şirketlerden bazıları, zaman içinde çeşitli
uygulamalarıyla; hakim durumlarını kötüye kullanma, kartelleşme, rekabeti engelleyici şirket evlilikleri gibi gelişmekte olan ülke
ekonomilerini derinden etkileyen, Dünya ticaretini baltalayan faaliyetlerde bulunmuşlardır. rnrnGATT 47, sağladığı bütün
gelişmelere rağmen, 80'li yıllarda hızlı bir gelişme süreci içine giren küreselleşme hareketinin gereklerine ve ortaya çıkardığı
yeni koşullara ayak uyduramayınca, tadil edilmek üzere Dünya devletlerinin büyük bir bölümünün katılımıyla, Uruguay round boyunca
masaya yatırılmış ve 1995 yılında üzerinde anlaşmaya varılan metinle GATT 94 olarak yeni bir yapıya büründürülmüştür. Aynı
zamanda, Marakeş bildirgesiyle Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) uluslararası ticarette koordinasyonu sağlamak amacıyla hayata
geçirilmiştir.rnrnUluslararası ticareti düzenlemek, özellikle haksız rekabetten doğan zararları en aza indirmek amacıyla yapılan
bütün uğraşlara rağmen, Rekabeti düzenleyici kuralların ulusal sınırlar dahilinde işlemesi ve uluslararası bağlayıcılığıyla,
yaptırım gücü olan kuralların eksikliği bu çeşit uygulamaların önüne geçilmesini zorlaştırmaktadır.