Rekabet Kurulu Başkanı Müftüoğlu kendisine yakın bulduğu ve üniversite mezunu bile olmayan basın danışmanın da önerisi ile bazı
gazetecileri Rekabet Kurumu'na çağırıyor. Kendisine yakın buldukları çağırabilir, buna itirazımız bile olamaz, ama insan yakın
bulduklarına en azından yalan söylemez. Doğal gaz üzerine zaten önaraştırma açtığını söylüyor. rnBirinci mesele Başkan'ın böyle
bir yetkisi yoktur. Yetki Rekabet Kurulu'nundur. rnİkinci mesele önaraştırmanın açıldığı tarih 8 Ocak 2002'dir. Benim Kurul'a
gönderdiğim şikayet dilekçesi tarihi 7 Ocak 2002'dir. Sonuç olarak Rekabet Kurumu hiçbir şekilde bu doğal gaz işi ile
ilgilenmemiştir. Ne zamanki Rekabet Kurumu'nun kurucu başkanı İstanbul milletvekili Prof.Dr.Aydın Ayaydın televizyonladan Kurul'a
çağrı yapmıştır, olayı rekabet boyutuna taşımıştır, o zaman Müftüoğlu bu işin üzerine gidebilmiştir. Ancak gerçekte de üzerine
gitmemiştir. Çünkü bu tip konularda doğrudan soruşturma açılır, yasak savmak üzere önaraştırma açılmaz. Müftüoğlu neden bu
manevrayı çevirmiştirrnSebebi çok açıktır. Ankara'da kardeşi ile Melih Gökçek ortak parti kurmaktalardır. Bu nedenle soruşturma
yerine önaraştırma ile yetinmiştir. Peki Kurul nasıl olmuş da bu manevrayı önleyememiştirrnŞimdi Kurul önüne gelen dosyaya göre
karar verir, eğer mesleki daireden önaraştırma açılsın diye -benim şikayetimde belirttiğim tüm hukuki argümanlara rağmen- ilk
inceleme raporu gelirse Kurul ne yapsınrnPeki niye bu işten sorumlu mesleki daire böyle davranmıştır Çünkü o daire başkanı önce
MNP, MSP, RF, FP ve SP siyasi oluşumlarına yakın bir zat-ı muhteremdir. Hakkında bu konuda geçmişte Sanayi Bakanlığı'nda gerekli
bilgi mevcuttur.rnBelko işleminde de aynı daire işi örtbas etmiştir. rnKurul'un yapacağı hiçbir şey yoktur. Ama şu olabilir, 4054
Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un emrettiği sürelere bir kez için bu mesleki daireyi uydurabilrse haftaya soruşturma
açılır, tedbir konur ve soruşturma üç ay içerisinde bitirilebilir ve benim şikayetimdeki İGDAŞ, başka şikayetlerdeki diğer
teşebbüsler hakim durumlarını kötüye kullanmaktan idari para cezasına mahkum olurlar. Ben de gider tüm zarar görenler gibi Ticaret
Mahkemesinde İGDAŞ'ın bana verdiği zararı geri alırım.rnİşte hayat bu kadar basit.