• Gazete Makaleleri / Forum Gazetesi

  • Rakı Savaşları ve Rekabet Kurulu

  • Geçtiğimiz günlerde Efe Rakı'nın üreticisi Elda ile Yeni Rakı'nın da içlerinde bulunduğu bir dizi tanınmış rakı markasının (Kulüp, Altınbaş, Tekirdağ) üreticisi Mey arasında rakı savaşlarının başladığını öğrendik. Konumuz tam anlamı ile rekabet kanununu ilgilendiren bir mesele. Rekabet oyununu çok iyi bilen Ekrem Demirtaş, -geçmişte de İzmir'de ilk çimento vakasının patlamasında (1997) etkin rolü olmuştur- konuyu gerçek sahibi olan Rekabet Kurulu'na taşıyor. Şikayeti şu: Mey İçki şirketi Elda'yı başta Carrefour olmak üzere pazara sokmuyor. Mey şirketinin hakim durumda olduğu düşünüldüğünde (hakim durumda olduğunu varsayıyoruz, bunu Rekabet Kurulu tespit edecek elbette) bu konumunu kötüye kullandığı ve rakibini pazar dışına ittiği iddia ediliyor. İşte bu temel meseleyi zaten kendisi de bir ziraat mühendisi olan Mustafa Parlak başkanlığındaki Rekabet Kurulu çözecek. Rekabet Kurulu bu işi çözebilir mi, bence çok rahat çözer ama benim bugünkü yazım rakı savaşlarında nükteli bir yaklaşım ile Kurul üyelerinin bu olayda tavrının ne olacağı üzerine şaka ile karışık bir yazı yazmak.rnrnKurul üyelerinin bazıları başta M.Akif Ersin olmak üzere örneğin Prof.Dr.Nurettin Kaldırımcı içki kullanmazlar, hatta yaşamlarında sanıyorum ki hiç mi hiç ellerini alkollü bir sıvıya sürmemişlerdir. Bu onların seçeneğidir saygı duyarım. Bu arada Mustafa Bey de benzer bir tutum içerisindedir, kendisini 1997 yılından beri tanırım bir çok kokteyl ve yemek davetinde beraber olduk, elinde başka şeylere rastladım ama hiçbir zaman alkole rastlamadım. Diğer üyeler Prof.Dr.Zühtü Sezer, Rıfkı Ünal, Tuncay Songör ve Sıraç Aslan'ın çeşitli davetlerde bir kadeh şarap aldıklarına şahit oldum, Süreyya Çakın hanımefendi ile ise bir davete denk gelmedim, bilmiyorum. Ama alkollü içeceklere karşı olmadığı gibi bir kişisel izlenimim var. rnrnŞimdi kardeşim bunları niye yazıyorsun diye soracaksınız. Çünkü beyler Elda'nın iddiası nedir Beni pazara sokmuyorlar raflarda yeterli rekabet yok, yani birçok marka yerine sadece birkaç marka ile vatandaş kifayet ettiriliyor. Kurul'un içkiye el sürmeyen üyeleri de Ya bu ne mükemmel bir hakim durumu kötüye kullanmaktır, yani kardeşim elimizle günah mı işleyeceğiz de bazı rakılar hazır dışarıda kalmışken bakkala çakkala sokacağız diyebilirler. Alkollü içeceklere açık tavrı olmayanlar ise kardeşim bırakın her marka girsin belki fiyatlar düşer akşamcılara da gün doğar diyebiliriler. Ama bu konu rekabet yasası ve onun dikey anlaşmalara ilişkin dağıtım tebliği bakılmından çözülmesi fevkalade kolay bir konudur. Geçmişte buna benzer olaylar Rekabet Kurulu'nun önüne geldi ve çözümlendi, hakim durumda olanların münhasır hakları kaldırıldı vb., nasıl çözmesi gerektiğini buradan yazmam doğru olmaz, kararı çıksın bakarız icabına, ama beni bugün en çok güldüren içki içmeyenlerin ve bunun günah olduğuna inananların içkilerin bakal çakkal dağıtımına imza koymak durumunda kalacaklarıdır.