• Rekabet Hukuku / Rekabet Bülteni

  • Sayı : 1 / Yıl : 1999

  • Yan Sanayi Anlaşmaları üzerine Açıklayıcı Not

  • Avrupa Birliği'nde Hukuki Durum




    Avrupa Topluluğu rekabet kuralları çerçevesinde, Yan Sanayi Anlaşmaları'na ilişkin düzenlemeler, Komisyon'un 18 Aralık 1978 tarihinde yayınladığı "Yan Sanayi Anlaşmalarının AET Antlaşmasının 85 (1) Maddesi Muvacehesinde Değerlendirmesine İlişkin Tebliğ" ile günümüzde de geçerli olan nihai halini almıştır.



    Anılan Tebliğ, genel anlamda, Komisyon'un yan sanayi anlaşmalarına bakış açısını yansıtmakla beraber bu tipteki anlaşmaların 85 (1) madde kapsamında değerlendirilme kriterlerini ortaya koymaktadır.



    Yan sanayi anlaşmaları, görev dağılımı prensibi çerçevesinde, her boyuttaki firma tipini kapsamakla birlikte, genel amacı itibariyle küçük ve orta ölçekli işletmelere yarattığı iş imkanlarıyla dikkat çekmektedir.



    Komisyon bu tip anlaşmaları aşağıda belirtildiği şekilde tanımlamaktadır:



    "Bir tarafta Ana Sanayi olarak adlandırılan bir teşebbüsle, diğer tarafta Yüklenici olarak adlandırılan bir teşebbüsün, Ana Sanayi adına veya üçüncü kişiler adına, Yüklenici tarafından belirli bir malın üretimi, belirli bir hizmetin sunulması veya ana sanayinin kontrolü altında belirli bir işin yapılması doğrultusunda aktedilen anlaşmalar Yan Sanayi Anlaşmaları olarak adlandırılmaktadır. Bu tip anlaşmalar AET Antlaşması'nın 85(1) maddesine aykırı düşmemektedir."



    Yan Sanayi Anlaşmaları'nda, Yüklenici, anlaşma konusu malın üretminde veya hizmetin sağlanmasında Ana Sanayi'nin taleplerini karşılayabilmek için, yine Ana Sanayi tarafından sağlanacak know-how ve malzemeyi kullanmak durumunda kalabilir. Bu teknoloji ve ekipmanların ekonomik değerlerinin korunması amacıyla, Ana sanayi, sağladığı bu kalemlerin kullanım alanını ilgili anlaşmanın kapsamıyla kısıtlayabilir.



    Bu tip kısıtlamaların söz konusu olduğu durumlarda ortaya çıkan sorun ise, sözü edilen kısıtlamaların 85(1) madde kapsamına girip girmedikleridir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, patent ve know-how lisanslarına ilişkin Teknoloji Transferi Anlaşmaları'nın ve bu tip anlaşmalara ilişkin Topluluk'ta yürürlükte olan grup muafiyeti Tüzüğü'nün içerdiği karşılıklı hak ve yükümlülüklerin, Yan Sanayi Anlaşmaları'nda bahsi geçen know-how ve patente ilişkin hak ve yükümlülüklerle karıştırılmaması hususudur . Teknoloji Transferi Anlaşmaları ve Yan Sanayi Anlaşmaları nihai amaçları itibariyle birbirlerinden net olarak ayrılmaktadırlar.



    Komisyon'un görüşüne göre, Ana Sanayi'nin Yüklenici'ye sağladığı teknoloji ve teçhizatın ekonomik değerini korumayı amaçlayan maddeler Yan Sanayi Anlaşmaları'na eklenebilir.



    Buna göre, anlaşma konusu faaliyet,



    - Ana Sanayi'nin elinde bulundurduğu fikri mülkiyet hakları, patent faydalı model, copyrights, vb.

    - Ana Sanayi'nin know-how'ı,

    - Ana Sanayi tarafından veya Ana Sanayi'ye hazırlanmış, know-how'ı destekleyici planlar, çalışmalar, vb.



    gibi bilgilerin Yüklenici tarafından kullanımını gerekli kılıyorsa; aşağıda belirtilen kısıtlayıcı maddeler anlaşmaya eklenebilir ve bu kısıtlayıcı maddeler Kurucu Antlaşma'nın 85(1) maddesine aykırılık oluşturmaz.



    o Ana Sanayi tarafından Yüklenici'ye sağlanan malzeme ve teknoloji, anlaşma harici bir amaç için kullanılamaz.



    o Ana sanayi tarafından Yüklenici'ye sağlanan malzeme ve teknoloji, üçüncü kişilerin kullanımına sunulmaz.



    o Ana sanayi tarafından Yüklenici'ye sağlanan malzeme ve teknoloji sonucu üretilen ürün, sağlanan hizmet veya yapılan iş, Yüklenici tarafından ancak Ana Sanayi'ye arzedilebilir veya onun adına kullanılabilir. Böyle bir durumda, Yüklenici tarafından Ana Sanayi'ye royalite ödenmesine yönelik düzenlemeler yapılabilir.



    Yukarıda sayılan üç maddede geçen teknoloji ve malzemelerin anlaşma yoluyla benzer kısıtlamalarla korunması ancak ve ancak bu kalemlerin Yüklenici'ye, anlaşmada belirtilen malı üretmede, hizmeti sağlamada veya işi Ana Sanayi'nin talimatları doğrultusunda yapmasında yardımcı olması amacıyla Ana Sanayi tarafından sağlanması durumunda geçerlilik kazanabilir. Bu durumda, Yüklenici pazarda bağımsız bir sağlayıcı olarak faaliyet gösteremeyecektir.



    Ancak, Yüklenici'nin söz konusu olan teknolojiye ve malzemelere, hali hazırda sahip olması veya diğer kaynaklardan normal koşullar altında da elde edebilecek pozisyonda olması durumunda, yukarıdaki maddeler 85(1) maddeye uygunluklarını kaybetmektedirler. Zira, bu kısıtlamalar, Yüklenici'nin kendi işini geliştirmesini engelleyecektir.



    Teknoloji ile ilgili aşağıdaki yükümlülükler, Komisyon tarafından teknolojinin korunması amacına hizmet ettiği için kabul edilebilir bulunmuştur:



    o Yan Sanayi'nin, kendisine Ana Sanayi tarafından sağlanan know-how'ı, üretim sistemlerini, ve diğer gizli bilgileri, anlaşmanın görüşüldüğü ve yürürlükte kaldığı süre içerisinde veya bu bilgiler anonim hale gelinceye kadar, üçüncü kişilere açıklamama yükümlülüğü,



    o Yüklenici'nin, Yan Sanayi Anlaşması süresince elde ettiği know-how'ı anlaşmanın bitiminden sonra dahi, anonim hale gelinceye kadar kullanmama yükümlülüğü,



    o Yüklenici'nin, Yan Sanayi Anlaşması kapsamındaki faaliyetleri kapsamında gerçekleştirdiği bir buluşu Ana Sanayi'ye aktarma ve üretimle ilgili aldığı bir patenti, ana sanayiye anlaşma süresince münhasır olmayan lisans yoluyla kullandırma yükümlülüğü,



    Son olarak sayılan yükümlülükte, Yüklenici tarafından alınan patente konu buluşun, ancak Ana Sanayi'nin know-how'ıyla bir bütün oluşturduğu durumlarda, ana sanayi lehine bir münhasır lisans anlaşmasına konu olabileceği Komisyon tarafından açıklanmıştır.



    Buluşun Yüklenici tarafından bağımsız olarak da kullanılabileceği durumlarda, Ana Sanayi'nin Yüklenici'nin bu hakkını anlaşmanın hükümleri yoluyla kısıtlamaya çalışması, Komisyon tarafından 85/1'e aykırı olarak değerlendirilmektedir.



    Ana Sanayi'nin anlaşmada markasını kullandırmayı hükme bağladığı durumlarda, Yüklenici'nin söz konusu ürünleri üçüncü kişilere sağlaması durumunda, Ana Sanayi kendi markasının kullanımını engelleyebilir.



    Türkiye'deki Hukuki Durum



    Rekabet Kurumu henüz Yan Sanayi Anlaşmaları'na ilişkin bir görüş yayınlamamakla birlikte bu doğrultuda bir mevzuatı da yürürlüğe sokmamıştır. Ancak, Kurum'un olası bir girişimi sonucunda ortaya çıkacak olan hukuki metin, AB uygulaması ile aynı hükümleri içerecektir.



    Her şart altında, Türkiye, 1/95 sayılı Türkiye-AB Ortaklık Konseyi Kararının 39. maddesinin 2. paragrafının (a) bendi ile Toplulukta yürürlükte bulunan tüm grup muafiyeti yönetmeliklerinde ve AT makamlarınca geliştirilen içtihat hukukunda yer alan ilkelerin kendi sınırları içerisinde geçerli kılınmasını kabul etmiştir.



    Böylelikle, milli mevzuatımıza aktarılmış olan Avrupa Topluluğu Adalet Divanı içtihatları tahtında, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde aktedilecek Yan Sanayi Anlaşmaları'nın da Komisyon'un 18 Aralık 1978 tarihinde yayınladığı "Yan Sanayi Anlaşmalarının AET Antlaşmasının 85 (1) Maddesi Muvacehesinde Değerlendirmesine İlişkin Tebliğ" hükümleri doğrultusunda Rekabet Kurumu tarafından değerlendirileceği açıktır.